Freud'un meslek seçiminde belirleyici olan faktörler tam olarak bilinmemekle birlikte, toplumsal ve kültürel sorunlar onun ilgisini her zaman çekti. Başlangıçta hukuk okumak istedi, ancak daha sonra tıp fakültesine kaydoldu. Özellikle gençlik yıllarında ve sonrasında hekimlik yapma onun özel bir arzusu olmadı. Onun için insan davranışlarını anlama arzusu doğa olaylarından daha önde oldu. Freud, insan doğasını anlama arzusundan dolayı hekimlik pratiği seçti. Erken yaşlarda Tanrı inancını terk etti ve dine inanmayı toplumsal bir yanılsama olarak gördü. Bu inançlarını pek çok eserinde ve "Musa ve Monoteizm" kitabında açıkça ifade etti. Evliliği süresince evinde Yahudi geleneklerine yer vermedi.(Doksat & Önen, 2004)
Freud, Viyana Üniversitesi'ne kaydoldu ve öncelikle felsefe ve bilim dersleri aldı. Daha sonrasında dönemin dünyaca ünlü bir tıp fakültesi olan Viyana Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne geçiş yaptı. Bu fakültede, Almanya'dan gelen bazı profesörler, sadece bilimsel başarılarıyla değilaynı zamanda geniş bir bilgi birikimine sahip ve aktif olan kişilerdi.Freud, üniversitede Ernst Brücke gibi Helmholtz Tıp Okulu üyesi Alman bilim adamları ile çalışırken, kendisinden 14 yaş büyük olan Josef Breuer ile tanıştı. Breuer ile yaptığı çalışmalar, psikanalize giden yolu açtı. Freud, Ernst Brücke'nin yanında mikroskopla araştırmalarına devam etti. Brücke ile olan ilişkisi; çalışma disiplini, bilimsel başarı ve duygusal kontrol ideallerini destekliyordu. Brücke, Freud için güçlü ve koruyucu bir baba figürü gibiydi ve Brücke’ninsert sevgisi, Freud'un üzerinde etkili olmuş, onun gözünde büyük bir otorite haline gelmişti. Bu düşünce zamanla hiç değişmedi ve Freud, üçüncü oğluna Ernst adını Brücke'nin şerefine verdi. Fizyoloji laboratuvarında geçirdiği 6 yıl, Freud'un "gençliğimin en mutlu yılları" olarak tanımladığı bir dönemdi.("Uzm. Dr. Hatice AKOVA", t.y.)
Brücke’nin laboratuvarındaki Freud ile on yıl sonra psikanalizi icat eden Freud arasında bariz farklar olduğu aşikardır.Bir yandanörolojik araştırmalar yapan ve pozitivist bilim adamlarını örnek alan Freud, diğer bir yanda ise psikanalizin ilk yıllarında dönüşüme yol açacak, çağdaş psikoterapilerin temelini oluşturacak adımı atan kişi olan Freud yer almaktadır.
Otobiyografik Bir çalışmada Freud, fizyoloji araştırmalarını bırakıp nasıl tıbbi uygulamaya geçtiğini anlatır: ‘1882 benim için dönüm noktası oldu. Çok büyük saygı duyduğum hocam, maddi durumumun kötülüğünü göz önünde bulundurarak bana teorik kariyerimi bırakmamı şiddetle tavsiye etti, böylece babamın cömert ihtiyatsızlığını da telafi etmiş oldu. Öğüdünü tutup fizyoloji laboratuvarından ayrıldım ve hastaneye girdim.’("Uzm. Dr. Hatice AKOVA", t.y.)
Sonrasında Freud, aldığı uzmanlık eğitimi sırasında Theodor Meynert'in psikiyatri kliniğinde altı aydan fazla kalmış olmasına rağmen oradaki deneyimleri etkileyici bulmadı. Ancak Brücke'nin laboratuvarında tanıştığı Josef Breuer, Freud için beklediğinden çok daha fazlasını sunmuştu. Breuer: maddi destek, kişisel bilgi paylaşımı, bilimsel ve mesleki iş birliği konularında genç doktora büyük yardım sağlamıştı. 1881'den itibaren yaklaşık 6 yıl boyunca Breuer, her ay Freud'a geri ödemesini beklemeden parasız bir borç maaşı vermişti. Breuer, Freud'u yönlendirmiyor, kendi yolunu bulması ve içsel eğilimlerini açığa çıkarması için onu cesaretlendiriyordu. Freud'un ifadesiyle, Breuer ile konuşmak "güneşte oturmak gibi... ışık ve sıcaklık yayıyordu... karşısındakini daima anlayan bir insan gibiydi."("Uzm. Dr. Hatice AKOVA", t.y.)
Henüz yorum yok. İlk yorumu yapmak ister misin?