Editör: Selma İnci
Bu yazımızda, yabancı bir dilde mizah algısını inceleyeceğiz. İncelediğimiz makale 2017 yılında Uluslararası Mizah Araştırmaları Dergisi’nde yayımlandı.
Araştırmalar, mizahın şakaları anlamada önemli bir rol oynadığını göstermiştir. Gerçekten de (doğal olarak), mizahın kendisi şaka anlayışında kritik bir faktördür. Ancak bir şakayı anlamak, bir şeyi komik olarak tanımakla sınırlı değildir. Bu süreç ayrıca dil becerilerimize, kültürel bilgimize ve mizahı analiz etme mekanizmalarımıza da bağlıdır.
Sonuç olarak, şakalar yabancı bir dilde duyulduğunda daha fazla veya daha az komik gelebilir. Bu önemli bir soruyu gündeme getiriyor: İkinci bir dildeki şakalar, ana dilimizde olduğu kadar komik midir? Çalışma, tam da bu soruya ışık tutmayı amaçlamaktadır. Makale, mizahı iki dillilik bağlamında açıklayarak başlar. Sonrasında mizah algısı teorilerini açıklar. Daha sonra ise çalışma, mizah algısını etkileyen üç temel faktöre odaklanır: Birincisi iletişimsel yeterlilik, ikincisi duygusal körelme ve son olarak zamanlama özellikleri. Ek olarak makale, ikinci dil mizahının başarı duygusu nedeniyle daha keyifli algılanabileceğini öne sürüyor. Çalışmalar, yabancı dildeki şakaların genel olarak anlaşılmasının zor olduğunu ve ana dil şakalarına kıyasla daha az komik olarak algılandığını göstermiştir. Ancak bazı durumlarda, yabancı dil şakalarının ana dildekilerden daha komik olarak algılanabileceğini de göstermiştir.
Araştırmacılar, “X Yatırım Teorisi” adı verilen bir teori geliştirdiler. Bu teori, ikinci dillerine yüksek yatırım yapan iki dilli bireylerin yabancı dil şakalarını daha komik olarak değerlendirdiğini öne sürüyor. Bu teori ayrıca, dil yeterliliği ve kültürel etkileşimdeki bireysel farklılıkların mizah algısını etkilediğini de ortaya koyuyor.
Raskin’e göre mizah, metin hem uyumlu hem de farklı olduğunda ortaya çıkar. Bu nedenle Karmaşıklık Teorisi, bir şakadaki kavram karmaşık olduğunda mizahın arttığını öne sürüyor. Diğer teorisyenler şakaları anlamanın, uyumsuzluğu açıklayan yeni bağlamı veya çerçeveyi belirlemesi gerektiği için problem çözmeyi içerdiğini belirtmişlerdir. Derks ve diğerleri de bir mesajın şaka olduğunu fark etmenin ne kadar sürdüğünü değerlendirerek anlama kolaylığını ölçtüler. Bulguları, gecikme ne kadar kısaysa şakanın o kadar komik olduğunu gösterdi.
Şakaları anlamak ve yapmak, kültürel bilgi ve dil becerileri gerektirir. Kültürler, mizah geleneklerinin cinsel mizah veya saçma mizah gibi farklı mizah türlerini ne sıklıkla kullandıkları bakımından farklılık gösterir.
Günlük tutmak, arkadaşlarla konuşmak, çok dilli olmak ve şakaları akranlar kadar çabuk anlamak benzer sonuçlara yol açabilir.
Mizah takdiri üzerindeki kültürel etkilerle ilgili kapsamlı bir çalışmada, cinsel, etnik, eşcinsel veya Doğu Avrupa’ya özgü içerik barındıran şakalar için mizah puanları toplandı. Bu bulgu, şakaların anadilde okunmasının yabancı bir dilden okunmasına göre mizahın daha erişilebilir olduğu yönündeki yaygın algıyla uyumludur.
Şakaların L1’de mi yoksa L2’de mi daha komik olduğunu belirlemek için çalışmalar yapılmıştır. Araştırmacılar, mizah algısındaki farklılıklar için genellikle üç ana neden belirlemişlerdir. Birincisi, iletişimsel yeterliliğin azalması mizahı düşürür. Örneğin, kültürel bağlamlara aşina olmamak yabancı bir dildeki şakaları anlamayı zorlaştırabilir. İkinci faktör ise duygusal körelmedir. Çalışmalar, iki dillilerin genellikle anadillerinde daha güçlü duygular hissettiklerini göstermiştir. Son olarak, daha yavaş işlem hızı mizah deneyimini olumsuz etkileyebilir. Şakaları anlama veya işlemedeki gecikmeler mizahın keyfini azaltabilir.
İki dillilerde mizah algısını incelerken dikkate alınması gereken birçok faktör olduğunu belirtmek önemlidir. Araştırmadaki bu boşluk, bu çalışmayı yürütmenin nedenlerinden biridir.
Henüz yorum yok. İlk yorumu yapmak ister misin?